Herkese merhaba
Kitabı okumakta çok ama çok geç kaldığımı söyleyerek başlıyorum
yazıma. Her yıl okunması gereken bir kitap, bir kere değil bin kere okunması
gereken kitap. Neden okumadım daha önce diye sürekli hayıflanacağım kitap.
Şeker portakalı deyince kısa bir ah çekeceğim kitap.
Klasikleri okumaya devam ederken seker portakalını
okumadığımı fark ettim ve bir an önce başladım. Elimden bırakamadım. Ağlaya
ağlaya okudum. Ben bu yorumları yaparken ‘’sen zaten her şeye ağlarsın’’
dediler. Duygusal sayılabilen her insanın gözünden bir damla yaş getirecek bir
kitaptı. Ben normalde de çocuk karakterlerin acı çekmesine, üzülmesine asla
dayanamam zaten ama Zeze resmen içime işledi.
Şeker portakalı, Zeze adında küçük bir çocuğun ağzından
yaşadıklarını ağlatan bir kitap. Ailesi fakir denecek kadar kötü durumda olan
Zeze’nin yaramazlıkları, haylazlıkları tüm çevresini bıktırmıştır. Zeze sürekli
dövülen, kimse tarafından sevilmeyen bir çocuk haline getirilmiştir. Ama gerçek
öyle değil… Zeze belki de dünyanın en duygusal, en zeki, en kendini bilen
çocuğudur.
Zeze’ye atılan her tokat benim canımı acıttı sanki.
Hissettiği acının betimlemesi öyle gerçekti ki dayanamadım birkaç dakika ara
verme ihtiyacı hissettim.
Kitabın ikinci ve üçüncüsünü okumak için sabırsızlanıyorum.
Puanım 9.2/10
instagram hesabım için www.instagram.com/aysesedakwww.instagram.com/aysesedak
Benzer Aramalar:kitapkurdu,şekerportakalı,delifişek,güneşiuyandıralım,kitapaşkı,okumak,kitapsevgisi,kitaplarım,kitaptavsiyesi,kitapyorumları
0 yorum:
Yorum Gönder
Yorumlarınız değerlidir , en kısa sürede dönüş yapılacaktır.